Fenerbahçe Kulübü Lideri Ali Koç, AA Spor Masası’nın konuğu oldu (1)

Fenerbahçe Kulübü Lideri Ali Koç, futbolda Trendyol Süper Lig şampiyonluğu ve UEFA Avrupa Ligi’nde yarı finale çıkmayı hedeflediklerini söyledi.

Sarı-lacivertli kulübün başkanı, Anadolu Ajansının (AA) İstanbul’daki Memleketler arası Haber Merkezi’nde gerçekleştirilen Spor Masası programının canlı yayın konuğu oldu.

Seçim çalışmalarına geç başladıklarını aktaran Koç, “Biz esasen seçim için değil Fenerbahçe‘nin geleceği için çalışıyoruz. Biz seçim için çalışsak, popülist olsak, herkesin duymak istediği şeyleri söylesek yahut yapmamızı istediği şeyleri yapsak daha farklı davranırdık. Şu an cebimizde 10 yıllık, 160 milyon avroya varan küresel firmalarla yaptığımız sponsorluk mutabakatlarını kırdırırdık. Apayrı bir transfer dönemi olurdu, hemen ‘Türkiye Bankalar Birliği (TBB) mutabakatından çıktık, gayrimenkul projeleri bir yere koyduk.’ derdik. Fakat Fenerbahçe‘nin içi gerçek olmazdı. Fenerbahçe bunu bir sefer yaptı. Stat ismiyle 90 milyon doları 70 milyona kırdırıp bir sene daha harcandı. Biz geldiğimizden beri tek tük gereksinimler dışında gelecek dönemin gelirlerini hiç bu dönem harcamadık. Bizim yaşadıklarımızı diğerleri yaşamasın diye harcamamaya da ihtimam gösterdik. Seçim çalışmalarına biraz geç başladık fakat sonuçta nasıl bitireceğimiz değerli.” diye konuştu.

Yaklaşık 7 yıl süren misyon müddetlerinde futbol haricinde başarılı olduklarını belirten Ali Koç, kelamlarını şöyle sürdürdü:

“Yeni birini seçince bir şampiyonluk garantisi yok. Rakiplerim kulağa beğenilen gelen telaffuzlar içinde, toplumsal medyada tartışılan hususları gündeme getiriyorlar. ‘E tribünü kaldıracağız. Şampiyon yapacağız.’ diyorlar. ‘Şampiyon yapacağız’ demekle şampiyonluk olsa biz sabahtan akşama kadar ‘Şampiyon yapacağız.’ diye bağırırdık. Fenerbahçe, dünya çapında bir spor kulübü. Bize nazaran dünyanın en büyük ve en başarılı spor kulübü. Fenerbahçe’yi şampiyon yapacaksınız da nasıl yapacaksınız? Yedi yıldır futbol açısından başarısızlık var. Lakin hem sportif hem de sportif dışı tüm süreçlerde muvaffakiyet var. Verilmiş sessiz bir gayret var. Avrupa’nın iflasa en yakın kulübünden bu noktaya geliş formumuz, verdiği en büyük lakin en sessiz uğraş. Kalıcı sportif muvaffakiyet için sağlam, sağlıklı bir finans yapıya muhtaçlık var. Daha buna ulaşmadık. TBB’den çıkacağız. Allah’ın müsaadesiyle az kaldı lakin o da yetmeyecek. Üyelerimiz Fenerbahçe için verdiğimiz çabayı ve niyetimizi biliyor. Biz büsbütün saf, samimi, karşılıksız hislerle kulübümüze hizmet ettik.”

“Bizim devrimizde en az iki şampiyonluğumuz çalındı”

Ali Koç, vazife müddetlerinde futbolda iki şampiyonluklarının çalındığını ileri sürdü.

Kendilerini kulüp için “sigorta” olarak nitelendiren Koç, şöyle konuştu:

“Futbolda aslında başarılı olsaydık değişik şeyler konuşurduk. Bence geçmişte olduğu üzere bizim devrimizde en az iki şampiyonluğumuz çalındı. Bilhassa 99 gol, 99 puanlı dönem var. Kulübün 118 yıllık tarihinde en çok gol atılan ikinci dönem, en çok puan kazanılan açık orta birinci dönem ve şampiyon olamıyorsunuz. Edin Dzeko, ‘102 puan da alsaydık şampiyon olamayacaktık.’ dedi. Bizim niyetimiz belirli. Fenerbahçeliler, prensip ve kıymetlerimiz konusunda koşullar ne olursa olsun taciz verdiğimizi de biliyorlar. Finansal açıdan geldiğimiz noktayı pek farkındalar. Büyük bir kitle, Fenerbahçe futbolda istediği başarıyı yakalayamamasının nedeninin yönetimsel olmadığını çok çok güzel biliyor. Gerçek, samimi, satır ortası okuyan, Fenerbahçe’nin menfaatleri ve bekasını düşünen beşerler, futbolda şampiyonluk gelmese de bizim topluluğumuz, kulübümüz için bir sigorta olduğumuzun farkında. Bizde deneyim de var. Bu işin okulu yok. İşbaşına gelince tecrübeyi kazanıyorsun. Önemli deneyim de kazandık. Bu 7 yıl yapılan uğraşın, verilen emeklerin, ekilen tohumların karşılığını almaya mı kalacağız, yoksa yerine belgisiz bir maceraya mı gireceğiz? Bu kongrede üyelerimizin vereceği bir karar. Sonuç ne olursa olsun Fenerbahçe Spor Kulübü için, topluluğumuz için güzel uğurlu olmasını temenni ediyor, kim seçilirse seçilsin onun etrafında toplamamız gerektiğini düşünüyorum. Zira ne yazık ki ben kendi topluluğumdan özgül tartısı olan aşikâr bölümlerden bırakın takviyesi önemli köstek gördüm. İnşallah ben de bir gün koltuktan ayrıldıktan sonra benzeri davranışları kendi menfaatlerim çerçevesinde yapmam, yalnızca ve yalnızca kulübün gayri resmi de olsa buyruğunda olurum.”

“Son devirlerin en uygar seçim yarışı devam ediyor”

Sarı-laciverti kulübün başkanı, son dönemlerin en uygar seçim yarışının geçtiğini söyledi.

Saadettin Saran’ın sahibi olduğu bahis platformunun sorun yaşanmaması için bölümüne aracılık ettiğini sav eden Koç, “Medeni bir yarış götürüyoruz. Onlar bize vuruyor ancak ‘Sizi kast etmedik.’ diyorlar. Bahis konusunda Gençlik ve Spor Bakanlığı ile görüştüm. Kendilerine, ‘Bu iş Fenerbahçe seçimini önemli etkiliyor. Ne olur dönem müsaadesini seçimden evvel verin ki rastgele bir soru işaretine mahal kalmasın.’ dedim. Hatta Saadettin Beyefendiyle bunu istişare ederek yaptık. Sonra kendisinin de bana teşekkür yazısı var. Hatta dün tekrar aradım bakanlığı. Stratejistlerimizin görüşmesinde, ‘Biz bunu etkinliklerimizde açıklayacağız.’ demelerine rağmen açıklamadılar. Aksine bakanlığı arayarak adaylıklarına müdahale ediliyormuş üzere bir hava oluşturuyorlar. Bunu sorduğumuzda bizi kast etmediklerini söylüyorlar. Ben, bakanlığı samimi bir şekilde, onun bilgisi ve müsaadesiyle aradım.” biçiminde görüş belirtti.

Rakipleri Sadettin Saran ve Hakan Bilal Kutlualp’in telaffuzlarına değinen Koç, “Rakiplerimden ‘Fenerbahçe’yi şampiyon yapacağız.’ ve ‘E tribünü kaldıracağız.’ dışında bir proje duymadım. Bu kulübün olimpik branşları, salon branşları ne olacak? Zira bunları ayakta tutmak için önemli kaynaklar üretiyoruz. Fenerbahçe’nin para sorununun olmaması varmak istediğimiz nokta lakin şimdi oraya varmadık. Fenerbahçe, Kameni’den Ederson’a, finansal kriterler ve harcama limitlerinden ötürü bir sol beki transfer edememesinden bugünlere geldiyse verilmiş bir çaba var. Bunu çok hafife alıyorlar. ‘Biz de yaparız.’ diyorlar. Bugün aday olmak çok kolay. Tesisler ne olacak? İki kıymetli projemiz var ve bunların devam etmesi gerek. Ben, ‘Belirsiz macera.’ derken bunu kastediyorum. Onlar da ‘En büyük macera 7 yıl şampiyon olmayanla devam etmek.’ diyor. Ben de, ‘Senin ne şampiyonluk garantin var?’ diyorum. 2000’lerin başındaki yöneticilikle bugünler ortasında dağlar kadar fark var. Karşı taraf ufak ufak dokunduruyor. Fakat şu ana kadar son periyotların en uygar seçim yarışı devam ediyor.”

“Mourinho ile yolları ayırırken çok zorlandım”

Ali Koç, Portekizli teknik adam Jose Mourinho ile yolları ayırırken çok zorlandığını söyledi.

Sezon başında teknik adam değişikliğine gitmeleriyle ilgili soru üzerine Koç, şunları kaydetti:

“Mourinho ile yolları ayırırken çok zorlandım. Mourinho üzere birisiyle yolları ayırmanın getireceği finansal yükümlülük, yerine kimin geleceği yahut basının ne diyeceğinden ötürü zorlanmadım. İşin manevi tarafı zorladı. Mourinho, benim için bir hocadan fazlasıydı. Benim ailemin bir kesimiydi. Ailemle yemek yedi, kızım ve oğlumla farklı bağları var, karım kendisini çok seviyor. Ailevi bir münasebetimiz vardı. Beni işin o tarafı üzdü fakat gerçekçi olmak zorundaydık. Geçen dönem bitince bir kıymetlendirme yaptık. Fenerbahçe topluluğunun beklediği, kulübün DNA’sındaki ofansif ve baskılı futbol geçen dönem yoktu. Birçok maçta birinci yarı panikledik, üzüldük, ikinci yarılarda değişik futbol oynadık. Birçok maçı geriden gelip kazandık. Planlamayı yaparken bunları konuşmuştuk. Bir nebze de olsa mutabık kaldığımızı sanıyordum. Bu sene başladığında birinci 5 resmi maçtaki tablo geçen dönem ile birebir paralellik arz ediyordu. Çok da yeterli bir yaz kampı geçirmiştik. Benfica’ya herkes elenebilir. Onlar Şampiyonlar Ligi’nin gediklisi ancak elenirken oynadığımız futbol beni rahatsız etti. O yüzden çok riskli ve sıkıntı bir karardı. Fakat kararların kısa özeti tünelin sonunda şampiyonluk açısından fazla ışık göremediğimiz için bu sıkıntı kararı almak zorunda kaldık. Yalnızca sportif ve ekonomik açıdan değil insanı açıdan da benim için çok çok sıkıntı bir durumdu. Zira Jose Mourinho buraya geldi, canını dişine taktı. Kendisi günlerce Samandra’da kaldı. Çalışma etiği konusunda hiç şikayetimiz yoktu. Adam çalışmak istiyor, işkolik. Eski liderimiz, ‘Başkanla hoca devamlı sokaklarda, gecelere akıyorlar.’ diye bir sürü saçma sapan şey söylemiş. Mourinho her şeyini verdi ancak olmadı.”

Ali Koç, son periyotta Mourinho ile ortasında problemler olduğu tarafındaki argümanlarla ilgili, “Saygı, sevgi konusunda, yalnızca bize değil sokakta bir çocuğa bile çok hassas davranan bir adam. Bir kişiyi kırdığını görmedim. İnsani yanı çok kuvvetli. Benim tarafımdan kırgınlık yoktu. Onun tarafında ne olduğunu bilmiyorum fakat teşekkür etmek için bir son görüşmeyi yapmakta yarar var.” diye konuştu.

“Yerli yahut yabancı değil, düzgün yahut makûs hoca var”

Fenerbahçe Kulübü Lideri Ali Koç, futbol kadrosu teknik yöneticiliğine Domenico Tedesco’nun getirilmesiyle ilgili görüşlerini de aktardı.

Teknik yöneticinin uyruğundan çok kalitesine kıymet verdiklerini aktaran Koç, şu tabirleri kullandı:

“Yerli yahut yabancı değil, âlâ yahut berbat hoca var. İsmail (Kartal) hoca 3 farklı periyotta çok yüksek puan yakaladı. Kendisinin kırıldığını da görüyorum, hissediyorum. 99 puan, 99 gol süper bir dönemdi. Avrupa’da da yarı final gelebilirdi. Yöneticilerimizden İsmail hocayı isteyenler, hocanın Türk olması gerektiğini savunanlar vardı. Ben, ‘Türk olursa İsmail hocadan oburu gelmeyecek.’ dedim. Hem hakkıydı hem de haksızlık olurdu. Bu tarafta karar vermek isteyen arkadaşlar kendisiyle görüştü lakin kesin karar verilmemişti. Biz bu dönem hedefi Süper Lig’de şampiyonluk, Avrupa Ligi’nde de yarı final belirledik. Seçimi yaparken birçok kriter belirledik. Bunlardan biri hocanın 6 lisan konuşabilmesi. Bu bizim için kıymetli. İkincisi birden fazla oyun anlayışı olması. Taktiksel mevzularda alternatifleri olan bir teknik adam. Birinci yılında fark oluşturacak hocalara baktık. Tedesco, birinci yılında çok tesir yapıyor. Çağdaş futbolda hoca yaşları çok gençleşti. Kendisi çağdaş futbolu yansıtıyor. Ferdî performansları geliştiriyor. Avrupa’da yarı final görmüş birisi. Bu dönem çok fazla yıldızımız var. Kendisi Belçika Ulusal Kadrosu’nda yıldızlarla çalışmış. Sunumları da bizi çok etkiledi. Yalnızca Fenerbahçe’yi değil, daha hiçbir şey muhakkak değilken ikinci toplantıda Trabzonspor maçının tahlilini yaptı. Topluluğumuzdan reaksiyon geleceğini bilmemize karşın bu tarafta gitmeyi, bilhassa basketbolda muvaffakiyet sağlamış modelin benzerini yapmaya karar verdik. Basketboldaki Derya Yannier-Sarunas Jasikevicius modeli çok âlâ sonuçlar verdi. Devin Özek ve Tedesco’yla misal bir modeli geliştirdik.”

Koç, seçime 2 hafta kala teknik yöneticiyle mutabakatlarının eleştirildiğinin söylenmesi üzerine, “Saadettin Beyefendiye son görüşmemizde nasıl ilerleyeceğimizi anlattım. Kendisi kazanmaları halinde Tedesco ile devam edeceklerini söyledi. Üçüncü adayla (Hakan Bilal Kutlualp) benim hiçbir temasım yok. Olmaz da. Türkiye Cumhuriyeti tarihinde benim yediğim linçi kimse yememiştir. Yüz kızartıcı bir iş yaparsın, akçeli işlerde aynada kendine bakamayacak işler içinde olsan bile bu linci hak etmezsin. Fakat bizim yediğimiz linç farklı bir noktaya geldi. Tenkitlere bakmıyorum, takip etmiyorum. Fenerbahçe topluluğu için direniyorum. Fenerbahçe topluluğu başkanlık makamı, idaresi, parayla tutulmuş troller ve toplumsal medya hesaplarıyla sistematik bir palavrayla değişecekse biz bu kapıyı daha kapatamayız. Biz bunun için gayret ediyoruz. İmza kampanyasından tutun, toplumsal medyada örgütlenen bireylerin hiçbiri Fenerbahçe’nin son 7 yılda hakikaten gereksinim duyduğu vakitlerde ortaya çıkmadı. Lider adayları da son 7-8 senede ne vakit Fenerbahçe’nin yanında oldu? Biri 3 Temmuz’da direkt Fenerbahçe’nin karşısına geçti. Bizleri, Aziz başkanı istifaya çağırdı, savcıların önüne koyduğu ifadeyi imzaladı. ‘Ne cemaati kardeşim. Paranoyaklık yapmayın. Polisler işini çok yapıyor.’ diyen artık aday oluyor. Bu Fenerbahçe topluluğunun ayıbıdır.” değerlendirmesinde bulundu.

“Bizim ödeyeceğimiz en büyük borç TBB borcu değil, şampiyonluk borcudur”

Ali Koç, sarı-lacivertli topluluğa en büyük borcunun futbolda Süper Lig şampiyonluğu olduğunu söyledi.

Sportif yönetici Devin Özek’in çalışmalarını anlatan Koç, şöyle konuştu:

“Fenerbahçe’de işler yeterli giderse profesyoneller, berbat giderse lider sorumlu. Devin Özek, Branco’nun altında çalışmak üzere transfer edildi. Kendisini Bayer Leverkusen devrinden tanırım. Serdar Azmoun transferini yaparken tanıştık. Devin Özek’i yaptığı sunum çerçevesinde misyona getirmeye karar verdim. Branco ayrılınca kendisini sportif yönetici yaptık. Bu dönem birinci kez yeni dönem çalışmalarımızı, transfer çalışmalarını Devin’in geliştirdiği metot üzerine yaptık. Burada kelam konusu Fenerbahçe olunca çok büyütülüyor. En çok etkilendiği metoduydu. Son 5 yılın muhakkak liglerin şampiyonlarını, Türkiye şampiyonlarını, Avrupa kupasında başarılı olan kadroların ortak noktalarını belirledik. Türkiye’de şampiyonluk ve Avrupa’da yarı final amacı belirledik. Kilit noktaları tespit ettik. En çok göze çarpan bu gruplardan en az 5 futbolcunun 2 yahut daha fazla mevkide oynadığını, çok skorer oyuncuları olduğunu gördük. Şampiyonluk mentalitesinde oyuncular olduğunu, önder oyunculara sahip olduklarını anladık. Oyuncu tiplerini inceledik. Bir transfer formu çıkardık. Bu çerçevede Nene, Brown, Semedo, Edson’u aldık. Liderlikte Skriniar, Edson, Semedo, Ederson’u, gençlik ve süratte Kerem Aktürkoğlu, Brown, Duran, Nene var. Jhon Duran çok gol atıyor. Nene geldiği ligin gol hükümdarı. Kerem’in sadece Süper Lig’de 36 golü var. Nokta atışı transferler yaptık. Livakovic ayrılmak istediğini belirtince kaleciye gereksinimimiz oldu. Ederson’u almasaydık bir Brezilyalı kaleci alacaktık. O da Premier Lig’e gitti. Bana anlatılan metot çerçevesinde yanlışsız işler yaptık. Artık bunun alanda sonucunu alma vakti. Bizim ödeyeceğimiz en büyük borç TBB borcu değil, şampiyonluk borcudur.”

“En büyük gerçek işimiz bence finansal süreç”

Ali Koç, misyon sürelerindeki en yanlışsız işlerinin finansal süreç idareleri olduğunu söyledi.

Türkiye’nin yerli ve ulusal toplumsal medya platformu N Toplumsal üzerinden gelen, “Görev süresindeki en büyük doğrusu ve kusuru nedir?” formundaki soruyu yanıtlayan Koç, “En büyük hakikat işimiz bence finansal süreç. Basketbolu sayabilirsiniz. Avrupa’da Fenerbahçe bir marka. Avrupa Ligi’ni hem erkekler hem de bayanlarda kazanan tek grubuz. Bunu iki defa yapmışız. Bence bizim en büyük başarımız 1 milyon avroluk teminat mektubu bile veremezken, faizler yüzde 10-12 iken 48-50’lerden faktoring yaparken finansal olarak bu noktaya gelmek. Sessiz bir gayretti. Yapılan birinci 5 yıllık TBB mutabakatını yalnızca biz imzalamamıştık. Birinci günden düğmenin yanlış iliklendiğini, bu formda hiçbir şeye imza atmayacağımızı söyledik. İmza atan bir kulüp başkanı, nurlar içinde yatsın bana demediğini bırakmadı, ‘Devletle arbede mı edilir.’ dedi. Biz imzalamayınca devlete baş tutuyor durumuna soktular. Birebir rakiplerimiz bizim gözümüzün içine bakıyordu. Ondan sonra 9 yıllık muahede çıktı. Bugün bu paralar harcanabiliyorsa TBB’nin getirdiği disiplin ve devletimizin topa girmesi çok değerli. En büyük yanılgım ise 2018’de aday olmaktı. 2019’a kalsaydı kulüp devam edemeyecek ve kral çıplak olacaktı. Su yüzüne çıkmamış birçok finansal sorunu göğüsledik. Keşke 1 sene sonra aday olsaydım da yaptığımız işlerin değeri çok daha âlâ anlaşılsaydı.” diye konuştu.

(Sürecek)

About The Author

admin

See author's posts